Veli ve öğretmenler öğrencilerden derslere çok çalışmalarını ve sınavlarda başarı göstermelerini beklerler. Öğrencinin sürekli ders çalışması, masa başından kalkmayıp sorularla uğraşması bir “yeterlilik” göstergesi olarak görülebilmektedir. Bu durum, öğrencilerin de masa başında ders kitabı açık şekilde uzun süre vakit geçirmesine ve bilinçsizce ders çalışmasına sebep olmaktadır. Sonuçta öğrenci beklenen başarıyı elde edemediği gibi sadece zaman kaybeder.
Öğrencinin çok değil, verimli; bilinçsizce değil, farkındalıkla ders çalışması onu başarıya ulaştırır. Ders çalışıp belirli bir kazanım elde etmek isteyen bir öğrencinin öncelikle ders çalışma eylemini olumlu bir alışkanlık haline getirmesi gerekir. Ayrıca ders çalışmak için kararlı olması ve çalışmaya niyeti olması da önemlidir. Öğrencinin ders çalışmasını kesen, bu eylemi aksatan ya da aynı şekilde kolaylaştıran alışkanlıklarının farkında olması, bunları listelemesi doğru bir başlangıç olacaktır.
Öğrencilerin sıklıkla düştüğü hatalardan biri çalışma zorunluluğu içinde derslerinin başına oturmasıdır. Bu durum, öğrenmeyi engellediği gibi sürdürülebilir de değildir. Ders çalışma eylemine başlamadan önce “Bu çalışmayı neden yapıyorum?” sorusunu kendine sormak gerekir. Örneğin bir problemin çözümünü öğrenmek, yazıdaki ana fikri ortaya çıkartmak ya da eksik konuyu öğrenmek ders çalışma amacı olarak belirlenebilir. Bu amaçlara ulaşıldıkça öğrencinin çalışma motivasyonu da artacaktır.
Gün içinde birden fazla derse çalışması gereken bir öğrenci başlayacağı dersi seçmekte zorluk çekebilir. Öğrencinin uzun süre kararsızlık yaşaması onu derslerden soğutabilir. Ders yoğunluğu içinde planlı çalışmayı bilmek etkili ve verimli çalışmayı olanaklı kılar. Planlı çalışmak için öncelikle planlı çalışmayı öğrenmek gerekir.
Öğrenci, ders çalışma planı yaparken kendine şu soruları sormalıdır:
1. Nasıl çalışacağım?
2. Ne zaman çalışmaya başlayacağım?
3. Nerede çalışmak benim için uygun olur?
Bu soruların cevabı üzerine şekillenen bir çalışma planında okulda geçen zaman, ev işlerine yardım etme vakitler, eğlence, dinlenme gibi günlük eylemlerin de yerleri belirlenmelidir. Eğer bu belirlemelerin ışığında gerçekleştirilen çalışma esnasında öğrenci yorgun ve isteksiz olursa bu, öğrencinin belirlediği çalışma saatlerinin yanlış olduğunu gösterir. Öğrenci yeniden bir çalışma planı oluşturarak sorunu ortadan kaldırabilir.
Ders çalışma planının hayata geçmesi öğrencinin zamanı doğru kullanmasına bağlıdır. Doğru zaman yönetimi, öğrencinin öz yönetim becerisini ortaya koyar. Zamanı doğru kullanarak kısa sürede etkili ve verimli çalışmalar gerçekleştirilebilir. Planlama yapılırken ortaya çıkan yapılacaklar listesindeki derslere ortalama ne kadar süre ayrılması gerektiği hesaplanmalıdır.
Ders çalışmalarında uygulanabilecek zaman yönetim teknikleriyle verimliliği artırmak mümkündür. Örneğin zaman yönetiminde kullanımı oldukça popüler olan Pomodoro Tekniğini öğrenciler ders çalışırken kullanabilir.
– 25 dakika çalışmanın ardından 5 dakika mola verilerek bir Pomodoro tamamlanmış olur. Yani bir Pomodoro 30 dakikadır.
– Toplamda 4 Pomodoro tamamlandıktan sonra 25 dakika ara verilir.
– Günde 16 Pomodoro tamamlamanın ideal olduğu belirtilse de bu sayı öğrenciden öğrenciye değişiklik gösterebilir.
Öğrencinin ders çalışırken odağının bozulmaması gerekir. Bu yüzden ders çalışma ortamı olarak sessiz sakin bir yer tercih edilmelidir. Ayrıca yerin ısı ve ışığının da çalışma verimini etkileyeceği unutulmamalıdır. Ders çalışma masasının temiz ve yalın olması dikkat dağınıklığını azaltacaktır. Bu önerilerle beraber öğrenciler, çalışmaya elverişsiz bir ortamda da ders çalışmaya adapte olmayı öğrenmelidir.
Ortam, dersten kaçma bahanesi olarak kullanılmamalıdır.
Etkili ve verimli ders çalışmak için öğrencinin not tutmayı ve özet çıkarmayı alışkanlık haline getirmesi gerekir. Not tutmak, öğrencinin dersleri aktif şekilde dinlemesine yardımcı olur. Aynı zamanda görsel ve işitsel hafızada kaybolacak bilgilerin kayıt altına alınması için not tutmak faydalı bir yöntemdir.
Öğrenci not tutarak gelecekte ihtiyacı olacak bilgileri muhafaza eder. İlgili dersin konularında takıldığı yerlerde bu notlardan yardım alır. Bu yüzden dersi dinlerken ya da ders çalışırken tuttuğu notların okunur ve anlaşılır olması gerekir.
Ders çalışma konunun özetini çıkartmak, önemli yerlerin kaybolmamasını ve konunun daha iyi kavranmasını sağlar. Ayrıca öğrencinin derse olan odağını artırır. Özet tutularak çalışılan bir ders, tekrar etme sürecinin daha kolay olduğu bir ders anlamına da gelecektir.
Etkili ve verimli ders çalışmanın nasıl gerçekleştirileceğini özetleyecek olursak:
1. Etkili ve verimli ders çalışmanın ne demek olduğunu kavrayın.
2. Ders çalışmanızı olumlu yönde etkileyecek alışkanlıklar edinin.
3. Çalışmanızın amacını belirleyin.
4. Günlük yaşamınıza uyumlu bir çalışma programı oluşturun.
5. Zamanı doğru ve aktif kullanmayı öğrenin.
6. Uygun çalışma alanı oluşturun.
7. Not tutma alışkanlığı kazanın.
8. Özet çıkarın.
9. Bahanelerin arkasına sığınmayın!
Yıl 1982; sihirli bir tohum düşer eğitim toprağına. Mesleğine sevdalı eller özenle sular, yeşertir bu tohumu. İlk filizlerin bir başka olmasından bellidir dev bir ağaç olacağı. Fidan olur, ağaç olur; devleşir Tümay ağacı.
2024 | Bütün Hakları Saklıdır. © Tümay Eğitim Kurumları | Tasarım Maestro Ajans